Bahis Soruşturması: Kulüpler Küme Düşecek Mi? Şok İddialar!
Politika

Bahis Soruşturması: Kulüpler Küme Düşecek Mi? Şok İddialar!


19 November 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 19 November 2025

Türkiye futbolunu derinden sarsan bahis soruşturması, yeni gelişmelerle gündeme gelmeye devam ediyor. Hakemlerden futbolculara, yöneticilerden kulüplere uzanan geniş kapsamlı soruşturmada, bazı kulüplerin alt lige düşürülme ihtimali konuşuluyor. Avukat Mustafa Zafer, sürecin sadece şike ile sınırlı kalmayacağını ve suçluların 10 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor.

Soruşturma Derinleşiyor: Kimler İfade Verdi?

TFF Başkanı'nın "371 hakemin bahis hesabı tespit edildi, 152'si aktif olarak bahis oynuyor" açıklamasıyla başlayan süreç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından genişletildi. 27 Ekim 2025'ten bu yana yürütülen soruşturmada, sadece hakemler değil, futbolcular ve kulüp yöneticileri de mercek altına alındı. İlk etapta 21 kişi için arama, el koyma ve gözaltı kararı verilirken, 8 kişi tutuklanmıştı.

Avukat Zafer'den Kritik Uyarılar

Sürecin hukuki boyutunu değerlendiren Avukat Mustafa Zafer, soruşturmanın sadece şike ve teşvik primiyle sınırlı kalmayacağını vurguladı. Zafer, suçtan elde edilen gelirlerin tespit edilmesi halinde TCK 282'nin devreye gireceğini ve bu durumda 10 yıla varan hapis cezalarının gündeme gelebileceğini ifade etti. Ayrıca, disiplin talimatlarında yer alan hükümler gereği, kulüp yöneticilerinin maç sonucunu etkilemeye yönelik bir eyleminin tespit edilmesi halinde ilgili kulüpler için küme düşürme cezasının uygulanabileceğini belirtti.

TFF Yargılaması ve Olası Sonuçlar

TFF'nin yürüttüğü spor yargısı sürecinde hakemler, futbolcular ve yöneticiler hakkında verilecek kararların uzun süreli etkiler yaratabileceği belirtiliyor. Çok sayıda hakemin bir daha profesyonel düzeyde maç yönetemeyeceği, 6 aydan fazla hak mahrumiyeti alacak futbolcuların sözleşmelerinin kulüpleri tarafından tek taraflı feshedilebileceği değerlendiriliyor. En ağır sonuçların ise kulüp yöneticilerini beklediği ifade ediliyor. "Müsabaka sonucunu etkilemeye yönelik eylem" tespit edilirse, kulüplerin bir alt lige düşürülme ihtimali bulunuyor.

Spor yargısının doğası gereği davaların hızlı sonuçlanması gerektiğini belirten Zafer, tahkim sürecinin gecikmeye mahal vermeden ilerleyeceğini söyledi. Spor faaliyetlerinin planlanan takvime uygun yürüyebilmesi için kararların kısa sürede kesinleşmesi gerektiğini vurguladı. Bu kapsamda, başsavcılık iddianamesi hazırlanmadan önce bile TFF'nin kendi yargı sürecini tamamlayarak kulüpler hakkında yaptırım uygulayabileceği değerlendiriliyor.

Şikenin "öncü suç" olarak kabul edilmesi halinde suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunun oluşabileceğini belirten Zafer, TCK 282 kapsamında üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezasının mümkün olduğunu söyledi. Bu çerçevede şike veya teşvik primiyle elde edilen gelirin tespit edilmesi halinde sorumluların 10 yıla kadar hapis cezası alabileceğini ifade etti.

Türkiye futbolunda yaşanan bu gelişmeler, spor camiasında büyük bir endişe yaratırken, soruşturmanın sonuçları merakla bekleniyor. Şeffaf ve adil bir yargılama sürecinin yürütülmesi, Türk futbolunun geleceği açısından hayati önem taşıyor.