İsrail'de yayın yapan Kanal 12 televizyonunun gündeme getirdiği haber, bölgede ve uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Filistinli tutsakların idam edilmesini öngören yasa tasarısının temel çerçevesinin İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'ne sunulduğu belirtildi. Bu tasarı, Filistinli tutsaklara yönelik uygulanacak idam cezası konusunda yeni bir tartışma başlattı.

Zehirli İğneyle İdam İddiası

Kanal 12'nin haberine göre, yasa tasarısının yasalaşması durumunda Filistinli tutsaklara idam cezası, salt çoğunlukla verilebilecek. Ancak bu süreçte hukuki itiraz hakkı tanınmayacak ve cezanın hafifletilmesi veya affedilmesi gibi bir durum söz konusu olmayacak. Daha da dikkat çekici olan iddia ise, hakkında hüküm verilen Filistinli tutsakların İsrail Ceza İnfaz Kurumu tarafından 90 gün içinde zehirli iğneyle idam edilmesinin planlanması.

Haberde, bu idam cezasının "ırkçı saiklerle" İsraillileri öldüren Filistinlilere uygulanacağı öne sürülüyor. Bu ifade, tasarının ne kadar hassas ve tartışmalı bir zeminde ilerlediğini açıkça gösteriyor.

Yasa Tasarısının Arkasındaki İsim ve Tepkiler

Filistinli tutukluların idam cezasına çarptırılmasını öngören bu yasa tasarısının ardındaki isim ise İsrailli aşırı sağcı bakan olarak biliniyor. Yasa tasarısı, 11 Kasım'da İsrail Meclisi'nde yapılan ilk oylamada kabul edilmişti. Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, oylamanın ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Otzma Yehudit (Ben Gvir liderliğindeki Yahudi Gücü Partisi) tarih yazma yolunda ilerliyor. Söz verdik ve yerine getirdik. Teröristler için idam cezası yasası ilk oylamada kabul edildi" ifadelerini kullanmıştı.

Ben-Gvir, daha önce de defalarca Filistinli tutsakların idamına olanak sağlayacak bir yasa tasarısının kabul edilmesi için çağrıda bulunmuştu. Tasarının yasalaşması için Meclis'teki 3 oylamada da kabul edilmesi gerekiyor.

Uluslararası Tepkiler ve İnsan Hakları Endişeleri

Bu tasarı, yerel ve uluslararası insan hakları örgütleri tarafından büyük bir endişeyle karşılanıyor. İnsan hakları örgütlerine göre, İsrail, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere 10 binden fazla Filistinliyi hapishanelerde tutmaya devam ediyor. Bu tutukluların birçoğunun işkence, açlık, kötü muamele ve tıbbi ihmale maruz kaldığı belirtiliyor. İnsan hakları raporlarına göre, bu durum bazı tutukluların ölümüne yol açıyor.

• Uluslararası Af Örgütü
• İnsan Hakları İzleme Örgütü
• Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği

Bu kuruluşlar, İsrail'in Filistinli tutsaklara yönelik muamelesi konusunda defalarca uyarıda bulunmuş ve uluslararası hukuka uygun davranmaya çağırmıştı.

İsrail'in Filistinli tutsaklara yönelik idam tasarısı, bölgedeki gerilimi tırmandırabilecek ve uluslararası alanda ciddi tepkilere yol açabilecek bir adım olarak değerlendiriliyor. Tasarının yasalaşması durumunda, insan hakları ihlallerinin artabileceği ve bölgedeki barış umutlarının daha da azalabileceği endişesi taşınıyor.