Deprem Uzmanından Şok İddia: Yunanistan Türkiye Verilerini mi Engelliyor?
Gündem

Deprem Uzmanından Şok İddia: Yunanistan Türkiye Verilerini mi Engelliyor?


18 November 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 18 November 2025

ABD'li fizik doktoru Richard Cordaro'nun çarpıcı iddiası gündeme bomba gibi düştü. Cordaro, Yunanistan'ın Türkiye'nin deprem takibi için kritik olan manyetik alan verilerini engellediğini öne sürdü. Bu durumun, deprem tahminlerini zorlaştırdığını ve yanlış yorumlamalara yol açabileceğini belirtti. Peki, bu iddiaların ardında yatan gerçekler neler?

Manyetik Alan Verileri ve Deprem İlişkisi

Richard Cordaro, Türkiye ve çevresindeki manyetik alan değişimlerini yakından takip ediyor. Cordaro'ya göre, belirli koşullar altında manyetik seviye 5 ve üzerindeki sinyaller deprem öncüsü olabilir. Ancak, bu sinyallerin doğrulanması ve doğru yorumlanması büyük önem taşıyor.

Cordaro, paylaştığı grafiklerde bazı istasyonların olağan dışı manyetik dalgalanmalar yakaladığını belirtiyor. Ancak, tek bir istasyondan gelen güçlü bir sinyalin hemen deprem anlamına gelmediğini vurguluyor. İşte tam bu noktada, veri tutarlılığının önemi ortaya çıkıyor.

Yunanistan'ın Veri Engeli İddiası

Cordaro'nun en dikkat çekici iddiası, Yunanistan'ın Pedeli (PEG) manyetometre istasyonunu uzun süredir kapalı tutması. Uzman, bu durumun Türkiye için önemli bir veri kaybı yarattığını belirterek, "PEG istasyonunun kapalı tutulması, Türkiye gibi komşu ülkeler için hayati veri akışını engelliyor. Bu büyük bir sorun" ifadelerini kullanıyor.

Peki, Yunanistan'ın bu istasyonu neden kapalı tuttuğu konusunda resmi bir açıklama bulunuyor mu? Bu sorunun cevabı henüz net değil. Ancak, Cordaro'nun iddiaları, bölgedeki deprem araştırmaları açısından ciddi bir endişe yaratıyor.

Veri Tutarsızlıkları ve Doğru Yorumlamanın Önemi

Cordaro'nun işaret ettiği bir diğer problem ise, Romanya'daki SUA istasyonunun aşırı hassasiyeti. Bu istasyonun, Türkiye'deki İznik (IZN) istasyonunun neredeyse iki katı duyarlılığa sahip olması, verilerin karşılaştırılmasını zorlaştırıyor.

Uzmanlara göre, manyetik alan değişimlerinin deprem tahmininde kullanılabilmesi için şunlara dikkat etmek gerekiyor:

  • Ölçümlerin doğru yorumlanması
  • İstasyonların eş zamanlı çalışması
  • Ülkeler arasında kesintisiz veri paylaşımı

Bu alanlarda yaşanan her aksaklık, yanlış pozitif sinyaller üreterek kamuoyunda gereksiz paniğe yol açabiliyor. Ayrıca, uzay hava durumu olaylarının da manyetik alanı etkileyebileceği ve bunun gerçek tektonik hareketlerle karıştırılmaması gerektiği unutulmamalı.

Richard Cordaro'nun iddiaları, deprem tahminleri konusunda uluslararası iş birliğinin ve veri paylaşımının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yunanistan'ın bu konuda nasıl bir açıklama yapacağı ve gelecekteki veri paylaşımının nasıl şekilleneceği merak konusu. Unutulmamalıdır ki, doğru ve güvenilir verilere dayalı deprem tahminleri, can kayıplarını en aza indirmek için hayati öneme sahiptir.