19 Nisan 2025 Cumartesi

Sinem Dedetaş'tan Hakaretlere Sert Tepki! Dilek İmamoğlu'na Ne Söyledi?

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, belediye meclis toplantısında yaptığı konuşmada, Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu'na yönelik yapılan hakaretlere sert bir şekilde tepki gösterdi. Dedetaş, bu tür saldırıların kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, vicdan çağrısında bulundu.

"Anne de Kutsaldır, Kadın da Kutsaldır"

Sinem Dedetaş, meclis konuşmasında Dilek İmamoğlu'na yapılan hakaretleri dile getirmekten dahi hicap duyduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Dilek İmamoğlu'nun ben burada ağzıma almak istemiyorum. Çünkü gerçekten herhangi vicdanlı bir insanın söyleyebileceği laflar değil bunlar. Çocuğuyla, genel başkana gülümsemesiyle ben bunları ağzıma almak istemiyorum. Bunlar yapıldı buna da aynı şekilde tepki gösterilmesini bekliyoruz. Anne de kutsaldır, kadın da kutsaldır, kişi de kutsaldır ama bunun tarafı olmaz. AK Partili bir anneye söyleyemezsin, CHP'li bir anneye istediğin iftirayı atabilirsin. Bunu da vicdanınıza bırakıyorum."

Dedetaş, bu sözleriyle, anneliğin ve kadınlığın her türlü siyasi görüşün üzerinde bir değer olduğunu ve bu değerlere saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Melih Gökçek'in Skandal Mesajları Okundu

Üsküdar Belediye Başkan Yardımcısı Güneş Gülaydın ise, Dilek İmamoğlu'na yapılan hakaretlerin boyutunu gözler önüne sermek amacıyla, bazı örnek mesajları okudu. Bu mesajlar arasında, eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in yazdığı skandal ifadeler de yer aldı.

Gülaydın, Gökçek'in mesajlarından bazılarını şu şekilde aktardı:

  • "Dilek İmamoğlu belli ki kocanın içeriye girmesinden çok memnunsun aranız açıkmış. Bu kadar belli etmene de gerek yok. Şimdi Ekrem bunu duyunca acayip canı sıkılmıştır."
  • "Ya hayret etmemek mümkün değil, karısı da oğlu da sanki kutlama yapıyor."

Bu mesajlar, Dilek İmamoğlu'na yönelik yapılan saldırıların ne denli çirkin ve seviyesiz olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Bu tür hakaretlerin ve nefret söylemlerinin toplumda kutuplaşmaya yol açtığı ve siyasi rekabetin etik sınırların dışına taşmasına neden olduğu aşikardır. Siyasi aktörlerin ve kamuoyunun bu tür söylemlere karşı ortak bir duruş sergilemesi, daha saygılı ve hoşgörülü bir toplum inşa etme yolunda önemli bir adım olacaktır. Unutulmamalıdır ki, siyaset farklı fikirlerin yarıştığı bir arenadır, ancak bu rekabetin insan onurunu zedeleyecek ve nefret tohumları ekecek bir zemine dönüşmesine izin verilmemelidir.

İlgili Haberler