Adana'da yaşanan ve bir kadının felç kalmasıyla sonuçlanan olay, Türkiye'yi derinden sarstı. İddialara göre Çağlar Gökgül, eşi Dilek Gökgül'ü 6. kattaki evlerinin balkonundan aşağı attı. Dilek Gökgül'ün hayatta kalma mücadelesi ve hukuk arayışı, yürekleri dağlıyor.

Olay Gecesi Neler Yaşandı?

Emlakçı Çağlar Gökgül (36) ve giyim öğretmeni Dilek Gökgül (31),sosyal medyada tanışıp kısa süre önce evlenmişlerdi. Ancak bu mutluluk kısa sürdü. 24 Mayıs gecesi, Dilek Gökgül eşini arayarak eve çağırdı. İddiaya göre, Dilek Gökgül'ün gün boyu alkol alması üzerine çift arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Çağlar Gökgül, eşini darp etmeye başladı. Arbede sırasında Çağlar Gökgül'ün eşini 6. kattaki dairenin balkonundan attığı öne sürüldü.

Dilek Gökgül, yaşadığı dehşet dolu anları şöyle anlatıyor: "İçki içmem konusunda tartıştık. Sonra beni masaya fırlattı. Başka odaya kaçtım ama yakalayıp darp etmeye devam etti. Sonra balkona kadar sürükledi ve aşağı attı. Demir korkuluklardan tutunmuştum ama gözümün içine bakarak 'Öl, geber' dedi ve parmaklarımı açtı. Sonrasını hatırlamıyorum."

Hayata Tutunma Mücadelesi

Zemin kattaki işyerinin sundurmasına düşerek beton zemine çakılan Dilek Gökgül, ağır yaralandı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan Dilek Gökgül, hastaneye kaldırıldı. Çağlar Gökgül ise tutuklandı.

Dilek Gökgül, yaşadığı travmayı atlatmaya çalışırken bir yandan da hukuk mücadelesi veriyor. Yatalak halde evde hapis hayatı yaşadığını belirten Dilek Gökgül, adaletin yerini bulacağına inanıyor.

• Dilek Gökgül'ün hayatta kalması mucize olarak değerlendiriliyor.
• Olay, kadına yönelik şiddetin vahim boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi.
• Çağlar Gökgül'ün yargılanması devam ediyor.

Adalet Yerini Bulacak mı?

Bu korkunç olay, kadına şiddetin ne denli acı sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha hatırlattı. Dilek Gökgül'ün yaşadığı travma, fiziksel acılarının yanı sıra psikolojik olarak da derin yaralar açtı. Hayata tutunma mücadelesi veren Dilek Gökgül'ün en büyük umudu, adaletin yerini bulması ve failin hak ettiği cezayı alması. Bu dava, sadece Dilek Gökgül için değil, şiddet mağduru tüm kadınlar için bir umut ışığı olabilir.