İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi ve Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in vefatı üzerine taziye mesajı yayınladı. İmamoğlu, Önder'in mirası olarak gördüğü barış ve kardeşlik için çabalamaya devam edeceklerini vurguladı.

Sırrı Süreyya Önder'in Vefatı Üzerine İmamoğlu'ndan Taziye Mesajı

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden avukatları aracılığıyla bir paylaşımda bulundu. Paylaşımında, Sırrı Süreyya Önder'in vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrendiğini belirten İmamoğlu, şu ifadelere yer verdi:

"TBMM Başkanvekili, İstanbul Milletvekili Sn. Sırrı Süreyya Önder’in vefat haberini büyük bir üzüntüyle aldım. Kendisine yüce Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve DEM Parti camiasına başsağlığı diliyorum. Sn.Önder’i Türkiye’nin barış ve kardeşlik ortamı için harcadığı olağanüstü çabalarla ve bilge kişiliğiyle hatırlayacağız. Bize bıraktığı en önemli miras barış ve kardeşlik için bıkmadan, inatla çabalamaya devam etmektir. Mekanı cennet olsun."

Barış ve Kardeşlik Mirası

Ekrem İmamoğlu'nun mesajında vurguladığı barış ve kardeşlik teması, Sırrı Süreyya Önder'in siyasi yaşamında önemli bir yer tutuyordu. Önder, Türkiye'de farklı kesimler arasında diyalog kurulması ve sorunların çözümü için her zaman çaba göstermişti. İmamoğlu'nun bu mirası sahiplenmesi, Önder'in ideallerinin yaşatılması adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Sırrı Süreyya Önder'in vefatı, Türkiye siyaseti ve özellikle Kürt siyasi hareketi için büyük bir kayıp olarak nitelendiriliyor. Önder'in barışçıl ve yapıcı yaklaşımı, farklı siyasi görüşlere sahip insanlar tarafından takdirle karşılanıyordu. Onun vefatı, Türkiye'nin barış ve kardeşlik yolunda ilerlemesi için gösterilen çabalara bir darbe olarak görülse de, İmamoğlu'nun mesajında dile getirdiği gibi, bu mirasın yaşatılması için çalışmaya devam etmek gerekiyor.

Ekrem İmamoğlu'nun Sırrı Süreyya Önder'in vefatı üzerine yayınladığı taziye mesajı, sadece bir başsağlığı dileği olmanın ötesinde, Önder'in ideallerini ve mirasını sahiplenme anlamına geliyor. İmamoğlu'nun bu duruşu, Türkiye'de barış ve kardeşlik için çaba gösteren herkese umut veriyor ve bu yolda birlikte yürümeye teşvik ediyor.