
İstanbul Susuz mu Kalacak? Barajlardaki Su Alarm Veriyor!
İstanbul'da yaşayanlar dikkat! Marmara Bölgesi'nde yaşanan kuraklık nedeniyle İstanbul barajlarındaki su seviyesi kritik seviyelere geriledi. Barajlardaki doluluk oranı %20,29'a kadar düştü. Bu durum, son 5 yılın aynı dönemine göre en düşük seviye olarak kayıtlara geçti ve İstanbul'da su kıtlığı endişelerini artırdı.
İstanbul Barajlarında Son Durum Ne?
Geçtiğimiz yıl aynı tarihte %27,49 olan doluluk oranı, bu yıl önemli ölçüde azaldı. 2015 yılının Kasım ayında ise barajlardaki doluluk oranı %65'in üzerindeydi. Yağışların azalmasıyla birlikte İstanbul'a su sağlayan 10 barajdan 5'inde su seviyesi %20'nin altına indi. Bu durum, yetkilileri harekete geçirdi ve acil önlemler alınması gerektiği vurgulandı.
İstanbul'a su sağlayan barajlardaki mevcut su miktarı ise 176 milyon 12 bin metreküp seviyesinde. Barajların toplam su biriktirme kapasitesi ise 868 milyon 683 bin metreküp. Bu veriler, barajlardaki su seviyesinin kritik bir noktada olduğunu açıkça gösteriyor.
Su Tasarrufu Neden Önemli?
İstanbul'da su kıtlığı yaşanmaması için bireysel ve toplumsal olarak su tasarrufuna özen göstermemiz gerekiyor. Su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması, gelecek nesiller için hayati önem taşıyor. Su tasarrufu için yapabileceklerimizden bazıları:
- Diş fırçalarken ve tıraş olurken musluğu kapatmak
- Duş süresini kısaltmak
- Çamaşır ve bulaşık makinelerini tam dolu çalıştırmak
- Bahçe sulaması için yağmur suyunu kullanmak
- Su kaçaklarını onarmak
İstanbul'u Bekleyen Tehlike Ne?
İstanbul barajlarındaki su seviyesinin düşmesi, sadece İstanbul'u değil, tüm Marmara Bölgesi'ni etkileyebilecek ciddi bir sorun. Kuraklık, tarım üretimini olumsuz etkileyebilir, su kaynaklı hastalıkların yayılmasına neden olabilir ve ekosistemi bozabilir. Bu nedenle, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması için hepimizin sorumluluk alması gerekiyor.
İstanbul barajlarındaki su seviyesinin kritik düzeye inmesi, su kaynaklarının ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Su tasarrufuna özen göstererek ve bilinçli tüketim yaparak, bu zorluğun üstesinden gelebiliriz. Unutmayalım ki, su hayattır ve geleceğimizi korumak için suyumuza sahip çıkmalıyız.










