Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun son açıklamaları, özellikle kadın hakları savunucularının büyük tepkisini çekti. Sezaryen doğum ve aile kavramı üzerine yaptığı yorumlar, "kadınların çile çekmesi gerektiği" yönünde algı oluşturduğu gerekçesiyle eleştiriliyor. Kadın Cinayetleri Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, Memişoğlu'nun sözlerine sosyal medya üzerinden sert bir yanıt verdi.
Tartışmanın Fitili Ateşlendi: Memişoğlu'nun Sözleri
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamalarla gündeme oturdu. Memişoğlu, "eğer çocuğunuz yoksa aile olamıyorsunuz, sadece karı koca oluyorsunuz" ifadelerini kullandı. Ayrıca, sezaryen doğumlarla ilgili olarak da "Siz tıp merkezlerinde planlı, davulla zurnayla sezaryen yapamazsınız" şeklinde konuştu. Bu sözler, özellikle kadınların doğum tercihleri ve aile olma kavramı üzerindeki baskıyı artırdığı gerekçesiyle eleştirildi.
Fidan Ataselim'den Sert Tepki: "Çığlıkla Doğum İsteniyor!"
Kadın Cinayetleri Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, Sağlık Bakanı Memişoğlu'nun açıklamalarına sosyal medya üzerinden sert tepki gösterdi. Ataselim, Memişoğlu'nun sözlerini alıntılayarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu ülkenin kadınları çilekeş olmak zorunda değil. Sağlık Bakanı illa "çığlıkla" vajinal doğum istiyor. Sezeryan yasak çile çek, kreş yok çile çek, iş yok çile çek. Nerde refah, nerde huzur, nerede bilim, nerde hizmet!”
Ataselim, paylaşımında ayrıca kadınların sürekli olarak çile çekmeye zorlandığını, doğum tercihlerinin kısıtlandığını ve yeterli destek mekanizmalarının olmadığını vurguladı. Kadınların refahı, huzuru, bilimi ve hizmeti hak ettiğini belirten Ataselim, bu tür açıklamaların kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Doğum Tercihleri ve Kadın Hakları Tartışması
Sağlık Bakanı'nın açıklamaları, Türkiye'de doğum tercihleri ve kadın hakları konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Birçok kadın, doğum yöntemini seçme özgürlüğünün kısıtlanmaması gerektiğini savunurken, bazıları ise doğal doğumun önemine vurgu yapıyor. Ancak, kadınların doğum tercihleri üzerindeki baskının artması ve sağlık hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikler, bu tartışmanın temelini oluşturuyor.
Bu tartışmalar ışığında, kadınların doğum tercihlerine saygı duyulması, sağlık hizmetlerine eşit erişim sağlanması ve annelik sürecinde desteklenmesi büyük önem taşıyor. Sağlık politikalarının oluşturulmasında kadınların görüşlerinin dikkate alınması ve kadın haklarının korunması, daha sağlıklı ve eşitlikçi bir toplumun temelini oluşturacaktır.