İran ile ABD arasındaki gerilim, İtalya'nın başkenti Roma'da yapılan ikinci tur görüşmelerle yeni bir boyut kazandı. Umman'ın arabuluculuğunda gerçekleşen bu kritik toplantıda, nükleer anlaşmanın geleceği ve bölgesel güvenlik konuları ele alındı. Peki, taraflar hangi konularda uzlaştı, hangi konularda ayrıştı? İşte Roma'daki görüşmelerin perde arkası ve olası sonuçları...
Roma'da Kritik Zirve: İran ve ABD Masaya Oturdu
Roma'daki ikinci tur görüşmeler, Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi'nin ev sahipliğinde gerçekleşti. İran heyetine Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi başkanlık ederken, ABD'yi Başkan Donald Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff temsil etti. Görüşmelerin ana gündem maddesi, 2015 yılında imzalanan ancak daha sonra ABD'nin tek taraflı olarak çekildiği nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılmasıydı.
İran, anlaşmaya geri dönmek için ABD'nin tüm yaptırımları kaldırmasını ve gelecekte benzer bir durumun yaşanmaması için garanti verilmesini talep ediyor. ABD ise İran'ın nükleer programını tamamen durdurmasını ve bölgesel faaliyetlerine son vermesini istiyor. Bu taleplerin karşılanmaması durumunda, iki ülke arasındaki gerilimin daha da tırmanabileceği belirtiliyor.
Görüşmelerde ele alınan bazı önemli noktalar şunlardı:
- Yaptırımların Kaldırılması: İran'ın ekonomik olarak rahatlaması ve nükleer programına devam edebilmesi için yaptırımların kaldırılması büyük önem taşıyor.
- Nükleer Programın Kısıtlanması: ABD, İran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek için programının sıkı bir şekilde denetlenmesini talep ediyor.
- Bölgesel Güvenlik: İran'ın bölgedeki milis güçlere verdiği destek ve füze programı, ABD'nin endişe duyduğu konuların başında geliyor.
Tarafların Talepleri ve Beklentileri
İran, nükleer enerji geliştirme ve uranyum zenginleştirme hakkının tanınmasını isterken, 2018'de Trump'ın ülkesini tek taraflı nükleer anlaşmadan çektiği gibi bir durumla karşılaşmamak için ABD'nin muhtemel bir anlaşmadan çekilmesine karşı garantiler talep ediyor. İran, muhtemel bir anlaşmanın ABD Kongresi tarafından onaylanmasını istiyor. İran ayrıca ABD'nin gündeme getirdiği Tahran'ın füze kapasitesi veya bölgesel konularla ilgili nükleer dışındaki talepleri müzakere etmeyeceğini duyurdu.
ABD'nin İran'dan taleplerine ilişkin ise farklı açıklamalar gelmeye devam ediyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, konuyla ilgili ilk açıklamasında İran'ın nükleer programını tamamen durdurmasını değil, doğrulamasını istediklerini ve bu kapsamda Tahran'ın 2015'teki nükleer anlaşmadaki gibi 3,67 oranında uranyum zenginleştirmesini öngördüklerini açıkladı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise İran'ın nükleer programını durdurması gerektiğini söyledi.
Görüşmelerden Sonuç Çıktı mı?
Taraflar henüz görüşmelerin sonucu hakkında resmi bir açıklama yapmadı. Ancak İran resmi haber ajansı IRNA, heyetlerin gelecek hafta yeniden bir araya geleceğini bildirdi. Bu durum, görüşmelerde bazı ilerlemeler kaydedildiğini ancak henüz nihai bir anlaşmaya varılmadığını gösteriyor.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, görüşmelerin yapıcı bir ortamda geçtiğini ve bazı konularda anlayış birliğine varıldığını belirtti. Ancak Erakçi, çok fazla iyimser olmamak gerektiğini ve teknik toplantıların ardından daha net bir tablo ortaya çıkacağını ifade etti.
Roma'daki görüşmeler, İran ile ABD arasındaki gerilimin azaltılması ve nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılması için önemli bir fırsat sunuyor. Ancak tarafların farklı talepleri ve beklentileri, sürecin zorlu geçeceğini gösteriyor. Bölgesel ve küresel aktörlerin de yakından takip ettiği bu müzakerelerin sonucu, Orta Doğu'nun geleceği açısından kritik bir öneme sahip.