Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Mart ayında yaşanan hak ihlallerine ilişkin çarpıcı bir rapor yayımladı. Rapor, ülke genelinde gözaltılar, tutuklamalar, eylem yasakları ve medya üzerindeki baskının ciddi şekilde arttığını ortaya koyuyor. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok kentte polis müdahaleleri, yasak kararları ve gözaltı sayılarındaki artış dikkat çekiyor. TİHV'in raporu, Türkiye'deki demokratik hakların kullanımının giderek zorlaştığını gösteriyor.
Hak İhlalleri Raporu: Detaylar Ortaya Çıktı
TİHV Genel Sekreteri Coşkun Üsterci tarafından açıklanan raporda yer alan veriler, Türkiye'nin dört bir yanında anayasal hakların fiilen askıya alındığını gösteriyor. Rapora göre:
- İfade özgürlüğü ihlaleri kapsamında 144 kişi sosyal medya paylaşımları veya kitaplar nedeniyle gözaltına alındı.
- 22 gazeteci gözaltına alındı, 8'i tutuklandı ve 4 gazeteci hakkında soruşturma açıldı.
- 700 sosyal medya hesabı için erişim engeli talep edildi.
- RTÜK, TV kanallarına 33 para cezası ve 16 program durdurma cezası verdi.
- 183 sosyal medya hesabı ve 16 internet sitesi mahkeme kararıyla erişime kapatıldı.
Bu veriler, Türkiye'de ifade özgürlüğünün ciddi bir tehdit altında olduğunu açıkça gösteriyor. Sosyal medya paylaşımları ve haberler nedeniyle insanların gözaltına alınması, tutuklanması ve cezalandırılması, demokratik bir toplumda kabul edilemez bir durumdur.
Toplanma ve Örgütlenme Özgürlüğüne Darbe
Raporda ayrıca, toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne yönelik ihlaller de detaylı bir şekilde yer alıyor. Ülke genelinde en az 74 ayrı eylem ve etkinliğe müdahale edildiği ve bu müdahaleler sonucunda en az 1495 kişinin işkence ve diğer kötü muamele niteliğindeki uygulamalara maruz bırakılarak gözaltına alındığı belirtiliyor. Gözaltına alınan kişilerden 482'si adli kontrol şartıyla, 62'si ise ev hapis tedbiri ile serbest bırakılırken, 175 kişi tutuklandı.
Örgütlenme özgürlüğü kapsamında ise siyasi parti üye ve yöneticilerinden en az 5 kişi gözaltına alındı ve 1 kişi tutuklandı. 5 belediye başkanı gözaltına alınırken, bunlardan 6'sı tutuklandı. Dernek, sendika, vakıf gibi kuruluşların üye ve yöneticilerinden 24 kişi gözaltına alındı ve 7 kişi tutuklandı. Bu durum, Türkiye'de sivil toplumun ve siyasi örgütlenmenin önündeki engellerin giderek arttığını gösteriyor.
İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç da konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Son bir ayda, savaş halinde bile geçerli olan haklar ihlal edildi" diyerek durumun vahametine dikkat çekti.
Türkiye'de yaşanan bu hak ihlalleri, ülkenin demokratikleşme sürecini olumsuz etkiliyor ve uluslararası alanda itibarını zedeliyor. Hükümetin, insan haklarına saygılı bir hukuk devleti ilkesine uygun hareket etmesi ve bu ihlalleri önlemek için gerekli adımları atması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, Türkiye'nin demokratik değerlerden uzaklaşması ve otoriterleşmesi kaçınılmaz olacaktır.
