Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), Kütahya'da yaklaşık bir yıl önce kaybolan 19 yaşındaki Nagihan Uyğur'un, dayısı Yaşar T. tarafından öldürüldüğünün ortaya çıkmasının ardından İstanbul Kadıköy'de bir protesto düzenledi. Süreyya Operası önünde yapılan basın açıklamasında, Genç Feministler Federasyonu üyesi Güneş Fadime Akşahin, Nagihan'ın yaşadığı evin bahçesindeki kuyuya atıldığını ve üzerine beton döküldüğünü belirtti. Bu vahşet, tüm Türkiye'de büyük bir öfke ve üzüntüye yol açtı.
Ailenin Rolü Tartışma Yarattı
Akşahin, soruşturma dosyasında cinayetin evde planlandığı ve neredeyse tüm aile bireylerinin olaydan haberdar olduğunun yer aldığını vurguladı. Ancak buna rağmen, aile üyelerinin bir yıl boyunca baş şüpheli olarak görülmemesi büyük tepki çekti. Bu durum, cinayetin üzerinin örtülmeye çalışıldığı şüphesini doğurdu. Akşahin, "Aile, Nagihan'ı öldürmelerine rağmen 1 yıl boyunca sorumlu görülmeyen kurumdur. Aile, politik mücadeleye katılmak istediğimizde önümüzü kesen bir kurumdur," diyerek ailenin rolüne dikkat çekti.
Akşahin, olayın aile yapısı ve hükümetin "aileyi kutsayan" politikalarından bağımsız düşünülemeyeceğini savundu. "Her 'aile kutsaldır' dendiğinde kadınlar ölüyor, çocuklar istismara uğruyor," diyen Akşahin, aile kurumunun kadınlar üzerindeki baskının bir aracı haline geldiğini ve sorgulanması gerektiğini söyledi. Bu sözler, protestoya katılanlar tarafından büyük destek gördü.
Feministler Aile Kurumunu Sorguluyor
Genç Feministlerin açıklamaları, aile kurumunun kadınlar üzerindeki baskısı ve erkek şiddetini meşrulaştırıcı rolü üzerine yeni bir tartışma başlattı. Feminist aktivistler, patriarkal düzenin bir parçası olan ailenin sorgulanması gerektiğini ve kadınların özgürleşmesi için bu yapının değişmesi gerektiğini savunuyor. Kadınların aile içinde yaşadığı şiddet ve baskı, uzun yıllardır dile getirilen bir sorun olmasına rağmen, bu tür cinayetler sorunun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Genç Feministlerin çağrısıyla bir araya gelen protestocular, Nagihan Uyğur cinayetinin aydınlatılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını talep etti. Protestocular, "Patriarkal düzenin bir parçası olan aileyi tartışacağız. Nagihan'ın hesabını soracağız," sloganları atarak, kadın cinayetlerine karşı mücadelelerinin devam edeceğini vurguladı.
Kadıköy'deki protesto, Nagihan Uyğur cinayetinin sadece bir faili olmadığını, aynı zamanda ataerkil zihniyetin ve aile kurumunun da bu cinayette payı olduğunu gösterdi. Bu nedenle, kadın cinayetlerine karşı mücadele sadece failleri cezalandırmakla kalmamalı, aynı zamanda bu zihniyeti ve kurumları da değiştirmeyi hedeflemelidir.
