İstanbul'da 31 Mart yerel seçimlerinin ardından CHP'li belediyelere yönelik başlatılan soruşturmalar ve tutuklamalar gündeme bomba gibi düştü. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve bazı ilçe belediyelerinde yaşanan gelişmeler, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı. Vatandaşlar, İmamoğlu'nun tutuklanıp tutuklanmadığını ve belediyelere kayyum atanıp atanmadığını merak ediyor.
İstanbul'da Neler Oluyor?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2025 tarihinde "yolsuzluk" ve "terör örgütüne yardım" iddialarıyla gözaltına alındı. Bu olay, İstanbul'da büyük bir şaşkınlık yarattı. Ardından 23 Mart'ta tutuklanan İmamoğlu, görevden uzaklaştırıldı. İBB Başkanvekilliği görevine ise 26 Mart'ta CHP'li Meclis Üyesi Nuri Aslan seçildi. Bu gelişmeler, İstanbul'un siyasi geleceği hakkında soru işaretleri yarattı.
Sadece İBB değil, bazı CHP'li ilçe belediye başkanları da benzer suçlamalarla karşı karşıya kaldı. İşte o belediyeler ve yaşanan gelişmeler:
- Esenyurt Belediyesi: Başkan Ahmet Özer, "terör örgütü üyeliği" iddiasıyla 30 Ekim 2024'te tutuklandı ve yerine kayyum atandı.
- Beşiktaş Belediyesi: Başkan Rıza Akpolat, "ihaleye fesat karıştırma" ve "rüşvet" suçlamalarıyla 17 Ocak 2025'te tutuklandı ve yerine CHP'li Meclis Üyesi seçildi.
- Beykoz Belediyesi: Başkan Alaattin Köseler, "suç örgütüne üye olmak" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlamalarıyla 3 Mart 2025'te tutuklandı ve yerine CHP'li Meclis Üyesi seçildi.
- Beylikdüzü Belediyesi: Başkan Mehmet Murat Çalık, "ihaleye fesat karıştırmak" ve "rüşvet" suçlamalarıyla 23 Mart 2025'te tutuklandı ve yerine CHP'li Meclis Üyesi seçildi.
- Şişli Belediyesi: Başkan Resul Emrah Şahan, "terör örgütüne yardım" suçlamasıyla 23 Mart 2025'te tutuklandı ve yerine kayyum atandı.
Bu Soruşturmaların Ardındaki Gerçek Ne?
Peki, bu soruşturmaların ardında yatan sebepler neler? Hükümet yetkilileri, belediyelerde yolsuzluk ve terör örgütleriyle bağlantılı faaliyetler tespit edildiğini savunuyor. Ancak CHP cephesi, bu soruşturmaların siyasi bir kumpas olduğunu ve yerel seçimlerde elde ettikleri başarıyı gölgelemek amacıyla yapıldığını iddia ediyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan bir CHP yetkilisi, "Bu soruşturmaların amacı, halkın iradesini yok saymaktır. Bizler, hukuk çerçevesinde mücadelemizi sürdüreceğiz ve bu haksızlıkların hesabını soracağız" dedi.
Bu gelişmelerin ardından, İstanbul'da siyasi tansiyonun giderek yükseldiği görülüyor. Vatandaşlar, yaşananların demokrasiye bir darbe olup olmadığını sorgularken, siyasi partiler arasındaki gerilim de tırmanıyor. Türkiye'nin en büyük şehrinde yaşanan bu olaylar, ülke gündemini uzun süre meşgul edecek gibi görünüyor.
İstanbul'da yaşanan bu gelişmeler, sadece yerel siyaseti değil, Türkiye'nin genel siyasi atmosferini de derinden etkileyecek gibi duruyor. Önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmeler, merakla bekleniyor.