Güllerle uyanıp, göllerle nefeslenen bir şehir düşünün. Akdeniz'in incisi Isparta, sadece deniz kokusuyla değil, eşsiz gül kokusuyla da büyülüyor. Türkiye haritasının gül yaprağı olarak anılan bu şehir, keşfedilmeyi bekleyen bir cennet.

Isparta'nın Büyülü Atmosferi

Isparta'da sabahlar bir başka güzel. Güneş, gül tarlalarının üzerine adeta şeffaf bir tül gibi seriliyor ve şehir daha gün başlamadan mis kokmaya başlıyor. Bir gülün narinliği, bir gölün dinginliği ve bir dağın sükûneti aynı anda bu şehirde yaşanıyor. Gölcük'te yürüyüş yaparken, Eğirdir'de soluklanırken ve Kovada'da zamanın yavaşladığını hissederken, her adımda "iyi ki gelmişim" diyorsunuz. Çünkü burada doğa sadece bir fotoğraf karesi değil, aynı zamanda taptaze bir nefes.

Bu şehrin sokakları, çiçek kokularıyla sarılı. Ancak bu sadece süslenmiş bir görüntü değil, aynı zamanda çalışkan kadınların elleriyle toplanmış, şişelenmiş, kurutulmuş ve damıtılmış bir emeğin kokusu. Sabahın serinliğinde gül toplamaya çıkan ve akşam o gülleri yağa dönüştüren kadınlar, kendi kokularını bu ülkeye armağan ediyorlar.

Huzurun Adresi: Isparta

İstanbul'un kalabalığından ve yorgunluğundan kaçan Hakan Bey gibi, birçok insan Isparta'da huzur buluyor. Kendisine ormanın içinde bir ev kuran Hakan Bey ve eşi, sadece evlerini değil, aynı zamanda huzurlarını da ziyaretçileriyle paylaşıyorlar. Onların hikayesi, bazı insanların şehri terk etmediğini, sadece kendine geri döndüğünü gösteriyor. Isparta'yı gezerken, sadece bir şehri değil, aynı zamanda dünyayı yeniden tarif etmeyi öğreniyorsunuz.

Süleyman Demirel'in İzleri

Isparta'yı özel kılan sadece doğası değil, aynı zamanda Türkiye'nin önemli liderlerinden Süleyman Demirel'in izleriyle yoğrulmuş bir karaktere sahip olmasıdır. İslamköy'de başlayan bir yaşam, Türkiye'nin en uzun süre başbakanlık yapmış liderlerinden birine dönüşmüştür. Demirel'in izleri, bugün hala Isparta sokaklarında hissedilmektedir. O, bu toprakları devlet aklıyla, vizyonla ve nezaketle tanıştırmıştır.

Demirel'in en çok yatırım yaptığı alanlardan biri eğitim olmuştur. Çünkü o, beton değil bilincin bir milleti yükselteceğine inanmıştır. Bugün Isparta'da okuma oranı, sosyal farkındalık ve akademik başarı gibi konularda gelinen nokta, Demirel'in attığı altyapı adımlarının bir sonucudur. Süleyman Demirel Üniversitesi, sadece bir üniversite değil, aynı zamanda bir vizyon anıtıdır. İslamköy'deki Demokrasi ve Kalkınma Müzesi ise, Demirel'in arşiviyle tarihe ışık tutmaktadır.

Isparta gezimiz sadece bir seyahat değil, aynı zamanda bir hatırlayıştı. Sadelik güçlüdür. Kalıcı olan şeyler, gürültüyle değil sabırla olur. Şehirler sadece binalardan değil, anlamlardan oluşur. Isparta'dan ayrılırken üzerimizde gül kokusu, içimizde göl sessizliğiyle, hayatın hızla değil huzurla yaşanması gerektiğini öğreniyoruz.