Son günlerde sürücülerin kafasını karıştıran bir soru: Çipli kimliklerde ehliyet bilgisi olmasına rağmen, bazı trafik denetimlerinde sürücülere "ehliyet taşımadıkları" gerekçesiyle ceza kesilmesi yasal mı? CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, bu konuyu Meclis gündemine taşıyarak, sürücülerin yaşadığı mağduriyeti dile getirdi. Peki, bu durumun aslı astarı ne? Sürücüler gerçekten de bu durumda ceza ödemek zorunda mı?

Çipli Kimlik Ehliyet Yerine Geçer Mi?

Yeni nesil çipli kimlik kartları, birçok bilgiyi bünyesinde barındırıyor. Ehliyet bilgilerinin de bu kimliklere entegre edilebilmesi, sürücüler için büyük bir kolaylık sağlıyor. Ancak, bazı trafik denetimlerinde bu durumun dikkate alınmaması ve sürücülere ceza kesilmesi, akıllarda soru işaretleri yaratıyor. Murat Bakan, bu uygulamayı eleştirerek, sürücülerin mağdur edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Murat Bakan'ın açıklamasına göre, kimlik kartında ehliyet bilgisi bulunan sürücülere, "ehliyet taşımadıkları" gerekçesiyle 18 bin 678 TL'ye varan idari para cezaları kesiliyor. Bu durum, hem sürücülerin tepkisini çekiyor hem de yasal zeminde tartışmalara yol açıyor. Bakan, bu uygulamanın yasal dayanağının olmadığını ve sürücülerin keyfi uygulamalarla karşı karşıya kaldığını belirtiyor.

Sürücüler Ne Yapmalı?

Peki, bu durumda sürücüler ne yapmalı? Eğer çipli kimliğinizde ehliyet bilgileriniz bulunuyorsa ve buna rağmen ceza kesiliyorsa, itiraz hakkınızı kullanmanız önemlidir. İşte izlemeniz gereken adımlar:

• Cezayı ödemeden önce itiraz edin: Kesilen cezaya, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliği'ne itiraz edebilirsiniz.
• Gerekli belgeleri hazırlayın: İtiraz dilekçenizde, kimlik kartınızın ve ehliyetinizin fotokopisini, ceza tutanağının bir örneğini ve varsa diğer delilleri bulundurun.
• Avukat yardımı alın: Gerekirse bir avukattan hukuki destek alarak, itiraz sürecinizi daha sağlam bir zemine oturtun.

Sonuç: Sürücülerin Hakları Korunmalı

Çipli kimliklerde ehliyet bilgisinin bulunması, teknolojinin sunduğu bir kolaylıktır. Bu kolaylığın, sürücülerin aleyhine kullanılması kabul edilemez. Yetkililerin, bu konuda gerekli düzenlemeleri yaparak, sürücülerin mağduriyetini gidermesi ve keyfi uygulamaların önüne geçmesi gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, sürücülerin hakları korunmalı ve yasalara uygun hareket edilmelidir. Aksi takdirde, vatandaşların devlete olan güveni sarsılabilir ve hukuk devleti ilkesi zarar görebilir.