Türkiye, baharın müjdecisi olması gereken günlerde, tarım sektöründe büyük bir felaketle karşı karşıya. Beklenmedik bir şekilde bastıran dondurucu soğuklar, özellikle meyve üretimi yapılan bölgelerde büyük zararlara yol açtı. Gece sıcaklıklarının -15 derecelere kadar düşmesi, milyonlarca meyve ağacının çiçeklerini kurutarak, çiftçinin aylarca süren emeğini bir gecede yok etti. Bu durum, hem üreticileri hem de tüketicileri derinden etkileyecek gibi görünüyor.
Don Felaketi ve Çiftçinin Durumu
Zirai donun etkileriyle ilgili olarak CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Odatv'ye önemli açıklamalarda bulundu. Gürer, dondan etkilenen çiftçilerin borçlarının ertelenmesi için kanun teklifi verdiklerini belirtirken, gelecek yıl çiftçinin üretim yapamaz hale gelebileceği konusunda uyardı. "Bu yıl bu meyveleri hayal edin" diyen Gürer, yaşanan felaketin boyutunu gözler önüne serdi.
Gürer, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
- "Zirai don, çiftçilerimizin zaten zor durumda olan ekonomik koşullarını daha da ağırlaştırdı."
- "Borçların ertelenmesi, kısa vadede bir nebze rahatlama sağlayacak olsa da, uzun vadede çözüm değil."
- "Üretimin sürdürülebilirliği için çiftçiye destek verilmesi şart."
- "Aksi takdirde, gelecek yıl meyve fiyatları rekor seviyelere ulaşabilir."
Tüketiciyi Neler Bekliyor?
Zirai donun tarım üzerindeki olumsuz etkileri, doğrudan tüketiciyi de etkileyecek. Özellikle bahar ve yaz aylarında sofralarımızı süsleyen birçok meyvenin bu yıl ya hiç bulunmaması ya da çok yüksek fiyatlarla satılması bekleniyor. Bu durum, özellikle dar gelirli vatandaşların meyve tüketimini olumsuz etkileyebilir. Enflasyonla mücadele eden hükümetin de bu durumdan olumsuz etkileneceği düşünülüyor. Meyve fiyatlarındaki artış, enflasyonun kontrol altında tutulmasını zorlaştırabilir.
Çözüm Ne Olmalı?
Yaşanan bu felaketin ardından, tarım sektörünün daha dirençli hale getirilmesi için uzun vadeli çözümler üretilmesi gerekiyor. Bu kapsamda, çiftçilere yönelik eğitimlerin artırılması, modern sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması ve iklim değişikliğine uyum sağlayacak bitki türlerinin tercih edilmesi gibi adımlar atılabilir. Ayrıca, tarım sigortasının kapsamının genişletilmesi ve devlet desteklerinin artırılması da çiftçinin güvencesini artıracaktır. Aksi takdirde, bu tür felaketlerin tekrar yaşanması durumunda, tarım sektörümüz büyük zararlar görmeye devam edecektir.